Bugün sizinle Bölge Büyümesinden Sorumlu Müdürümüz Senem Ergüvenoğlu’yla yaptığımız keyifli röportajı paylaşıyoruz.
Senem Ergüvenoğlu’yla iletişim, onun TransferGo’yla bağı, pandemi sırasında işe başlama sürecinin zorlukları ve Türkiye’deki hayatı hakkında konuştuk. Yazımız sürpriz sonlu: Senem 7 yaşındayken ikiz kız kardeşiyle birlikte annesine kurduğu kumpastan da bahsetti.
“Hayatımın önemli bir kısmını Almanya’da yaşayarak ve çalışarak geçirmeme rağmen Türkiye bana her zaman bana en çok uyan ülke oldu.”
İstanbul’da doğup büyüdüm ama hayatımın büyük bir kısmını Almanya’da geçirdim. Babam orada öğretmen olduğu için ikiz kardeşim ve ben çok küçükken Münih’e taşındık. Orada yaklaşık üç dört yıl yaşadık ve 4 yaşlarındayken İstanbul’a geri döndük. Üniversitede Bilişim Sistemleri bölümünde okuduktan sonra Türkiye’nin lider telekomünikasyon şirketi Turkcell’de çalıştım.
Çalıştığım alan hem teknoloji hem de iletişimi kapsıyordu, ancak daha çok işletme tarafıyla ilgileniyordum. Pazarlama yolculuğum burada başladı. Daha sonra Uluslararası İşletme Yönetimi alanında yüksek lisans yapmak üzere Almanya’ya geri döndüm. Hamburg’daki yüksek lisans eğitimim iki yıllık teori ve bir yıllık iş pratiğinden oluşuyordu. T-Mobile International’da bir pozisyona başlamama rağmen sonrasında Türkiye’ye dönmek istediğimi biliyordum. Kendi ülkemde kendimi her zaman daha mutlu ve rahat hissettim. Türkiye’de hem özel hayat hem iş konusunda daha heyecanlı ve aktif bir hayatım var ve bu inanılmaz hoşuma gidiyor.
“TransferGo’ya katıldığım için çok mutluydum; en başından itibaren hep doğru seçim olduğunu hissettim…”
Türkiye’ye döndüğümde tekrar Turkcell’de devam ettim, bu sefer mobil pazarlama alanında. Yaklaşık altı yılın ardından bir İK temsilcisi tarafından sektör değiştirmem ve yeni deneyimler edinmem yönünde teşvik edildim. Ben de öyle yaptım. Perakendeye geçtim ve iki yıl lüks moda sektöründe çalıştım ama her zaman daha fazla dijital deneyim istediğimi biliyordum.
O sıralarda Turkcell’den eski bir meslektaşım beni, iş için İstanbul’a gelen Daumantas ve Marius ile tanıştırdı. Görüşmelere başladık ve Haziran 2018’de Londra’ya döndüklerinde görüşme sürecini bitirdik. Şirketin bünyesine Eylül ayında katıldım. Ekibe ve takım kültürüne anında bağlandığımı hissettim.
“Yurt dışında yaşayan Türklere yardım ettiğimizi ve dünya genelindeki pozitif değişimin bir parçası olduğumu bilmek hoşuma gidiyor…”
TransferGo’ya ilk olarak Türkiye Büyümesinden Sorumlu Müdür olarak katıldım. Genişleme şirket için her zaman odak noktasıydı, bu nedenle bu büyüme esnasında işin bölümlerini yeniden yapılandırdık ve daha fazla ülke, bununla birlikte daha fazla sorumluluk üstlendim. Bu yılın Ocak ayından bu yana bölge büyümesinden sorumluyum.
TransferGo’nun alıştığımdan daha dinamik ve aktif bir ortam olduğunu hemen anladım. Yeni fikir ve girişimlere karşı sergilenen pozitif yaklaşım çok hoşuma gitti. Elbette, her şirketin olumlu ve olumsuz yönleri vardır, ancak çoğu zaman büyük şirketlerde karar vermenin uzun sürebileceğini gördüm. Buradaki ortam gerçekten çok renkli ve farklı kültürlerden bir araya gelen insanların oluşturduğu çeşitliliği yaşayan ve destekleyen şirket kültürümüzü seviyorum. Yurt dışında yaşayan Türklere yardım edebilmek de harika bir duygu.
“İletişim ve işbirliği hayatıma yön veren değerlerdir; bu yüzden herkesin hemfikir olmasına özen gösteririm…
Genç girişim ortamlarında işbirliği ve iletişim önemlidir. Herkesin bir konu üzerinde hemfikir olduğundan ve sarfedilen çabaların boşa gitmediğinden emin olmalısınız. Bu, beni çok motive eden birşey. Ben kişilik olarak biraz sabırsız bir insanım. Start-up’larda her şeyin mükemmel olana kadar beklemenmemesi gerektiği yönündeki zihniyeti seviyorum. Yaklaşım genel olarak şu yönde: Önemli olan yola koyulmak ve öğrenilmesi gerekenleri yol boyunca anlamak. Büyük şirketlerdeki bürokrasi her konuda onay almanızı şart koşar. Start-up’larda ise kolayca karar alabilir ve harekete geçebilirsiniz.
Bir şirketin eski bir zihniyete sahip olması ve yeni ortamlara uyum sağlamakta zorlanması beni gerçekten rahatsız ediyor. Beni hayal kırıklığına uğratıyor. Müşterilerin değişen ihtiyaçlarına hemen hitap etmezseniz bağ kurma şansınız da olmuyor. Ürün veya hizmetinizde buna dikkat etmeniz çok önemli. TransferGo gibi aktif çalışma kültürüne sahip şirketler, yeni taleplere ve trendlere kolayca uyum sağlar. Kazanmalarındaki en büyük sebep de benim gözümde bu. TransferGo’da her bakış açısı önemlidir. Start-up’lar böyle olmalı. Her şey mükemmel olana kadar beklemiyoruz ve hemen harekete geçiyoruz.
“Göçmenlerin hayatlarına değer kattığımız için gurur duyuyorum. Sunduğumuz hizmetlerle onların hayatlarını kolaylaştırıyoruz.”
İnsanların hayatına değer kattığımız için mutluyum. Ben de bir göçmendim ve para transferi çözümü sunan bir şirket bulmanın ne kadar zor olduğunu hatırlıyorum. Türkiye ekonomisi zorlu günlerden geçiyor ve insanlar çözüm getiren ucuz hizmetler arıyor. Dolayısıyla, bu sorunu çözebildiğimiz ve bu işlevselliği sağlayabildiğimiz için gurur duyuyorum.
Bir göçmen olarak çok fazla seçeneğiniz yok. Bizim ürünümüz sadece talep yaratmakla kalmayıp, aynı zamanda bir talebi de karşılamaktadır. İnsanları bizi kullanmaya zorlamıyoruz. Her şeyin doğal bir akışı var.
“TransferGo’nun ayırt edici özelliklerinden biri de müşterilerimizin anadillerini konuşuyor olmamız…”
Yeni olanı öğrenmek işimin önemli bir parçası. Rolüm gereği her pazarın kültürüne özellikle dikkat ediyorum. Mesela bizim insanımız duygusaldır ve soru sormayı sever. İlk katıldığımda Türkçe konuşan bir müşteri destek hizmetimiz yoktu. Bir süre sonra hizmet ekibimizi kurduk ve bu bizim için çok önemli bir andı. Pek çok müşterimiz Türkçe hizmet görmek istiyor. Almanya’da doğup büyüyenler bile Türkçe kullanarak bağ kuruyor ve böylelikle kendilerini daha da güvende hissediyorlar.
“Benim için Covid-19’un en zorlu anları, yeni işe alımlardaki eğitim süreci ve kız kardeşimi görememek oldu…”
TransferGo’da geçirdiğim iki buçuk yılda, özellikle Büyüme Ekibi için uzaktan çalışmak her zaman önemli bir konu olmuştur. Bizler normalde de Berlin, Varşova ve İstanbul gibi yerel ofislerden çalıştığımız için evden çalışmak bizim için çok büyük bir değişiklik olmadı. Burada hala yerel bir ofisimiz var ama Covid-19’un birlikte getirdiği risklerden ötürü hala evden çalışıyorum.
Berlin’de iki ayda bir yapılan düzenli Büyüme Ekibi toplantılarımızı gerçekten özlüyorum. Hedef ve strateji belirleme toplantılarımız bizim bir araya geldiğimiz ve genel motivasyonumuzun inanılmaz tetiklendiği önemli anlardandır. Bu sürecin akabininde de hepimiz akşam yemeğine çıkıp eğlenirdik. Bizi bir ekip yapan ve bir araya getiren de bu oldu. Bunu gerçekten çok özlüyorum. Benim için başka bir zorluk da pandemi sırasında işe alım süreci oldu. Baran iki ay önce ekibimize katıldığında, Zoom üzerinden işi tanıtmak ve detayları aktarmak ikimiz için de yeni ve zorlu bir deneyimdi. Yeni bir işe başladığınızda yüz yüze ve yan yana olmak her zaman daha iyidir. Bu süreci kolaylaştıran unsurlar ise sistemlerimizin ve iletişim ağımızın cloud üzerinden faaliyet gösteriyor olmasıydı. Bu sayede ekran paylaşımı gibi fonksiyonların da yardımyla bir nebze de olsa birbirimizin yanında olduğumuz hissini yaşayabildik.
Şahsen, Covid-19’un en zorlu yönlerinden biri de ikiz kardeşimi görmemek oldu. Neredeyse 20 yıldır New York’ta yaşıyor ve onu bir buçuk yıldır görmüyorum. Neyse ki annem ve babam İstanbul’da yaşıyor.
“TransferGo’nun herkesin önerdiği ve tercih ettiği bir marka olmasını istiyorum; büyüdüğümüzü görmek beni heyecanlandırıyor…”
Hedeflerimden biri, bir forumda veya sohbette “Hangi para transfer şirketini önerirsiniz?” diye sorulduğunda TransferGo’nun gelen ilk yanıt olması. Para gönderip almak isteyen insanların hayatlarını kolaylaştıran en bilindik marka olduğumuzu görmek istiyorum.
Yakın zamanda karta direk ödeme özelliğimizle büyük bir adım attık. Tüm altyapı ve düzenlemeler nedeniyle her ülkeye girmek kolay değil, ancak Visa ve Mastercard ile olan ortaklıklarımız sorunu ilk aşamada çözdü. Artık bu ülkelere kolayca para gönderebiliyoruz. Bir hafta içinde kullanım sayımızı ikiye katladık ve bu bizim için çok büyük bir andı. Bu tür anlara şahit olmak beni heyecanlandırıyor. Ayrıca artık yerel transferler de sağladığımız için mutluyum. Müşterilerimize yönelik hizmetlerimizi merkezileştiriyor ve tek adreste topluyor olmak onlar için değer yaratan bir durum.
“İkiz kardeşim ve ben 7 yaşındayken anneme büyük bir oyun oynadık; uzun yıllar da bu olay kardeşimle aramda sır olarak kaldı…”
İkiz kardeşim ve ben çok küçükken annemi kandırdık. Ve hikaye oldukça komik. Öğretmen olan annem, müzisyen olmamız için can atıyordu ve bu yüzden 7 yaşından üniversiteye kadar eğitim görebileceğimiz bir müzik okuluna gitmemizi istedi. Okul tarihi bir binadaydı ve bu bina kardeşimle bana inanılmaz ürkütücü geliyordu. Hayatımızın büyük bir kısmını orada geçirmek bizim için söz konusu olamazdı. Ama annem gitmemiz konusunda gerçekten çok hevesliydi. Giriş sınavında, kız kardeşim ve ben tüm notaları yanlış çalarak sınavda kasten başarısız olmaya karar verdik.
Ertesi hafta sınıf kapısına asılan kazananlar listesini görmeye gittik. Annem çok heyecanlıydı; biz ise listeye girememiş olmak için dua ediyorduk. Ne mutlu ki kader bizden yanaydı! Annem bu duruma çok üzüldü ama biz tabii ki sevinçten göklere uçtuk. Büyüyene kadar anneme hikayenin tamamını anlatmadık. Müzisyen olmamız neticede onun vizyonuydu. Neyse ki, durumu oldukça anlayışla karşıladı ve yıllar sonra hikayeyi o da komik bulmaya başladı. Artık hatırladıkça birlikte gülüyoruz.
Müzisyen olsaydım hayatım çok farklı olabilirdi. Tamamen farklı bir kariyerim olurdu muhtemelen. Ama bugün TransferGo’da Pazarlama alanında çalışıyorum ve bundan ötürü de çok mutluyum.
______________
TransferGo’yu dilerseniz iş, dilerseniz kişisel amaçlı kullanabilirsiniz. Size kolaylık, karşı koyulamayacak fiyat avantajları ve güvenilir bir hizmet sunma sözü veriyoruz. İnternet üzerinden para transferleri için şimdi kaydolun.
TransferGo
TransferGo is here to make your life easier. Whether you’re paying bills, supporting family, helping businesses or dealing with emergencies—we want you to be able to make fast, low-cost money transfers safely and securely. We want to make a tangible difference to your lives, reward your hard work, and help every one of you become more prosperous. How? By making global money transfers as simple as sending a text.